Nasıl bir insanım ve nasıl bir hayat istiyorum?
Ben iyimser ve umutlu bir insanım. Yasadıklarımın anlamını kavrayarak umudumu koruduğum bir hayat istiyorum.
Ben bu hayat amacımı gerçekleştirmek isterken karşıma ne çıkıyor? Özümle bağlantımı nerede kaybediyorum?
Ama umudumu korumak her zaman kolay olmayabiliyor. Bazen ( uzun süren sağlık problemleri, hastalıklar, iş arama süreci, süregelen ve çözümü henüz bulunmamış durumlar, bir beklenti/niyetin gerçekleşmemesi ya da istediğimizden çok daha uzun sürmesi) elimden gelen birçok şeyi yaptıktan sonra hala istediğim şeyi elde edemediğim zaman kaygılanıyor ve umutsuzluğa kapılıyorum. Çabalarımın sonuçsuz kalmasının sebebini anlayamıyorum, emeklerimin karşılığını alamadığım düşüncesinin derin hayal kırıklığı içinde artık ne yapsam hiçbir şey olmayacakmış gibi geliyor, içsel rehberliğimin sesi de dâhil her şeyden vazgeçiyorum ve kendi özümle bağlantımı kaybediyorum.
Özümle bağlantımı kaybedince neler yaşıyorum?
- Çok yılgın ve umutsuz hissediyorum
- Bundan sonra olumlu bir gelişme olabileceğine ihtimal veremiyorum
- Yeniden bir şey için umutlanmaya ne gücüm ne de cesaretim var
- Durumumdaki çaresizliğe kimse yardım edemezmiş gibi geliyor
- Yapılacak her şeyi yaptım ve hiç umudum kalmadı, bundan sonra yeni bir şey denemek ve yeniden umutlanmak istemiyorum
- Ciddi bir krizin ortasındaymışım ve nereden bakarsam bakayım bunu fırsata çevirmek mümkün değil gibi hissediyorum
- Benim için artık bitti, bu yaşadığım bana nasıl bir gelişme potansiyeli (buradan çıkarabileceğim bir ders, bakış açımı değiştirmem gerektiğini görmek, kendimle yüzleşme/hayatımı yeniden gözden geçirme, yenilenme, acının içinden geçip olgunlaşma ve bu tecrübeyle başkalarına yardım etme fırsatı ) sunabilir hiç bilmiyorum, umutsuzluğun içinde sıkışmış durumdayım
- Yakınlarımın ısrarıyla bu terapiyi denemeyi kabul ettim ama hiçbir şeye yaramayacağına eminim, en geç birkaç denemeden sonra onlar da görecek
Neyi değiştirmek istiyorum?
Ama her şey istediğim gibi gerçekleşmese de hala hayattayım ve hayatımın geri kalanını umutsuzluk, yılgınlık ve vazgeçmişlik içinde geçirmek istemiyorum. Karanlık bir odada gibiyim ve minik bile olsa bir umut ışığına ihtiyacım var.
Neye direndiğim için acı çekiyorum? ( Neyi kabul etmeye, neyi bırakmaya, neyle yüzleşmeye direniyorum ?)
Elimden gelen her şeyi yaptığım halde istediğim bir şey olmuyorsa -bana şu anda ne kadar acı veriyor da olsa- olmamasında hem benim hem de bütün için bir hayır olma ihtimalini görmeye ve kabul etmeye direnmeyi bırakıyorum. Bunun olmamasının benim için ne gibi bir anlamı olabilir, bu durum bana neyi öğretmek için yaşanıyor, neyi anlamalı, görmeli, içsel olarak neyi dönüştürmeli, kabul etmeliyim? Zihnimin şu anda başka hiçbir çıkış yolu görememesine mi, yoksa evrende her şeyin mutlaka bir anlamı olduğuna ve -ben şu anda göremesem de- her şeyin muazzam bir şekilde olması gerektiği gibi ilerlediğine mi güvenmeliyim?
Katır tırnağının çiçek özü bana nerede yardımcı olur? Kendi özümle nasıl bağlantı kurabilirim?
Katır tırnağının çiçek özü kapattığım umut kapısını aralamama ve bir umut ışığı girmesine yardımcı oluyor. Zihnimin bana sunduğu umutsuzluğa değil hayat devam ettikçe bir yandan mutlaka bir umut ışığının varlığına güvenmeyi ve içsel rehberliğimin beni yönlendirmesine izin vermeyi seçiyorum. Kendi özümle yeniden bağlantı kuruyor, iç sesime ve sezgilerime kendimi açıyorum.
Kendi özümle bağlantıda olduğumda içimdeki hangi potansiyeli ortaya çıkarabilirim?
- Yaşadığım her şeyin bir anlamı olduğunu ve olsa da olmasa da benim için de bütün için de bir şeye vesile olcağını bilirim ve hayata umutla bakarım
- Umudumu hiçbir zaman temelli kaybetmem, hayat sürdükçe yeni bir umut ışığının var olduğunu bilir, onu görmeye çalışır
- Etrafımdaki insanlara umut veririm
- Bir şey olmuyorsa başka bir şey deneme zamanı gelmiştir ve deneyebileceğim yeni olasılıklar mutlaka vardır
- Elimden gelen her şeyi yapmama rağmen gerçekten olmadıysa, o konuda umut etmeyi bırakıp, olmamasının arkasındaki hediyeyi görmeye odaklanırım