Nasıl bir insanım ve nasıl bir hayat istiyorum?
Ben duygusal ve hassas bir insanım. Duygularımı derinden ve korkusuzca, deneyimlerimin bütün yoğunluğuyla içime işlemesine izin vererek ve bunlardan beslenerek, gelişerek, dönüşerek yaşamak istiyorum.
Ben bu hayat amacımı gerçekleştirmek isterken karşıma ne çıkıyor? Özümle bağlantımı nerede kaybediyorum?
Ama yaşadıklarım her zaman beklediğim, yaşamaya hazır olduğum ve kolaylıkla sindirebileceğim yoğunlukta şeyler olmayabiliyor. Hiç beklemediğim bir anda kaldıramayacağım kadar yoğun bir şok, travma (kaza, ölüm, hastalık haberi, doğal afetler, şiddet görme ya da şiddete şahit olma, bulunduğum yaşta kaldırabileceğimden çok fazla olan ve her türlü deneyim vb.) yaşadım. O anda başımdan kaynar sular döküldü, her şey bir anda kapkaranlık, yerle bir oldu, çok derinden yaralandım, sanki bir parçam orada, o anda dondu kaldı ve kendi özümle bağlantımı kaybettim.
Özümle bağlantımı kaybedince neler yaşıyorum?
- Çok derinden yaralandığım, hayal kırıklığına uğradığım travmalar yaşadım
- Bir türlü kabul edemediğim, isyan ettiğim ve kendi içimde bitirip nokta koyamadığım konular var
- Travmalardan sonra hassaslığım çok fazla arttı, her şey bana dokunuyor, en ufak bir acıya dayanamıyorum, her şeyden haddinden fazla etkileniyorum
- En ufak bir şeyde ağlamaya başlıyorum
- O travmanın bıraktığı yarayla temas edip, aynı acıyı tekrar yaşamamak için o konular hakkında kesinlikle konuşmaya yanaşmıyor, o olayı hatırlatacak hiçbir ortamda bulunmak, hiçbir şeyle, hiçkimseyle temas etmek istemiyorum. Ama ben ne kadar tabu da yapsam içimde sürekli kanayan ve kendisini başka şekillerde göstermeye çalışan bir yara var
- Olanı kabul edemiyorum, içimde bir yerlerde böyle olmamalıydı diyen bir isyan var
- Teselli bulamıyorum
- Sık sık kâbus görürüm
- Vücudum çok hassastır, azıcık bir çarpmada morarır.
- Yutkunma sorunları, ses kısıklığı, panik atak, astım, vücudumun su toplaması gibi rahatsızlıklarım var
Neyi değiştirmek istiyorum?
Ama ben artık sürekli içimde acıyla yaşamaktansa elimi bir kere kora sokup, acımın akmasına izin verip o travmanın etkilerini elimden geldiği kadar gidermek ve bu konuyu aşmak istiyorum.
Neye direndiğim için acı cekiyorum? ( Neyi kabul etmeye, neyi bırakmaya, neyle yüzleşmeye direniyorum?)
Şok olduğum bir olayın geçmişte kaldığını kabul etmeye, takılıp kalmak yerine onu aşıp geride bırakarak hayatıma devam etmeye direnmeyi bırakıyorum. Hala hayattaysam ve yaşamaya devam ediyorsam en acı an geçmiş demektir ve bundan sonrası için tek yapabileceğim şey kendimi yeterince güçlü ve hazır hissettiğimde bu travmayla yavaş yavaş yüzleşerek (gerekirse mutlaka profesyonal yardım alarak) dönüştürmek ve geride bırakmaktır.
Tükürük otunun çiçek özü bana nerede yardımcı olur? Kendi özümle nasıl bağlantı kurabilirim?
Tükürük otunun çiçek özü şu anda görsem de göremesem de travmalarım da dahil yaşadığım her şeyin büyük resimde bir amacı olduğunu, bana ne kadar acı gelse de içinde mutlaka bir gelişim, dönüşüm potansiyeli de sakladığını ve yaramın şifasının da içimde olduğunu anlamama yardımcı oluyor. O travmaya va acıya tutunmayi bırakıyor, yaşadıklarımı „bana değil, benim için oluyor“ bakış açısıyla yeniden değerlendirmeyi seçiyorum. Yaralarımı sarmak için gerekeni yapmaya (gerektiğinde mutlaka profesyonel yardımla) ve bu krizi elimden gelen en iyi şekilde fırsata çevirmeye, alabileceğim en iyi dersi almaya, hayatımın geri kalanı için en faydalı şekilde dönüştürmeye niyet ederek içime dönüyor ve kendi özümle bağlantı kuruyorum.
Kendi özümle bağlantıda olduğumda içimdeki hangi potansiyeli ortaya çıkarabilirim?
- Hassaslığımı bilir, gerektiğinde bir adım geriye çekilerek kendimi acıyla özdeşleştirmeden olanları büyük resimde görmeye çalışırım
- Olayları çok iyi analiz eder, sindirir ve hazmederim
- Her olayın içindeki iyi tarafı görürüm
- Olanlara “Bana değil benim için oluyor” açısından bakar, hayatın akışıyla uyum içinde yaşarım (Kaynak: pozitif dergi, Byron Katie)
- Hayat dolu ve açık kalpliyim
- Teselli bulur ve çok iyi teselli veririm
- Donup kalmaktansa ne varsa akmasına izin veririm